KAYSERİ’de, doğuştan görme engelli Mehmet Koray Maraşlı (20), hayal ettiği hukuk fakültesinde 3’üncü sınıf öğrencisi olmanın gururunu yaşıyor. Okula annesinin getirip götürdüğü Maraşlı, “Engellilerin sadece 3 Aralık’ta hatırlanması, benim canımı sıkıyor. 3 Aralık’ta anılıp sonra unutuluyoruz. İnsanların daha çok duyarlı olmasına ihtiyacımız var” dedi.
Kentte yaşayan Mehmet Koray Maraşlı, görme engelli olarak dünyaya geldi. Eğitim hayatı boyunca başarılı bir süreç geçiren Maraşlı, ailesinin de tavsiyesiyle hayalindeki, Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandı. Okula annesi Asiye Maraşlı’nın getirip götürdüğü 3’üncü sınıf öğrencisi Mehmet Koray Maraşlı, 4 üzerinden 3,37’lik ortalamasıyla, derslerinde gösterdiği başarıyla hem eğitmenlerinin hem de öğrenci arkadaşlarının takdirini kazandı. Akademisyen olup iyi bireylerin yetişmesine katkı sağlamak istediğini belirten Maraşlı, bu hayalini gerçekleştirmek için de çok çalıştığını söyledi.
Engellilerin sadece ‘3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde anılmasına üzüldüğünü belirten Mehmet Koray Maraşlı, “Engelliler olarak bizlerin toplumda daha çok öne çıkması lazım. İş dünyasında, akademide yani aklınıza gelen tüm sektörlerde adımızı duyurmamız gerekiyor. Engelliler çok göz önünde olmadığı için yaşadıklarımız çok fazla bilinmiyor. Bizim yapısal anlamda birçok problemimiz var. Bunların çözümünü de ancak biz engelliler sağlayabiliriz. Engellilerin sadece 3 Aralık’ta hatırlanması benim canımı sıkıyor. Bizim pek çok sorununuz var ama maalesef sadece 3 Aralık’ta anılıp sonra unutuluyoruz. İnsanların daha çok duyarlı olmasına ve bizleri daha fazla paydaş olarak görmesine ihtiyacımız var. İleride akademisyen olmak istiyorum. Hem ülkeme hem de insanlığa faydalı olmak istiyorum” diye konuştu.
‘MÜCADELE EDERSEK, ÇÖZEMEYECEĞİMİZ SORUN YOK’
Engellilerin sorunlarını, seslerini daha fazla duyurarak çözebileceğini de vurgulayan Maraşlı, “Pek çok sorunumuz var. Görsellerin betimlenmemesi anlamında, özellikle sosyal medyada çok fazla karşılaştığımız sorunlardan bir tanesi. Bu gibi durumlar hayatımızı ciddi manada zorlaştırıyor. Engellilerin talebi, çeşitli maddi yardımlardan ibaret değil. Bizler de müzelerde daha erişilebilir şekilde eserleri incelemek istiyoruz. Sınavlara hazırlanırken materyal eksiği çekmek istemiyoruz. Ülke çapında yapılan sınavlarda artık bilgisayarla da sınava girme imkanına kavuşmak istiyoruz. Çünkü, okuyucu işaretleyiciler maalesef belli standartlara sahip olmayabiliyor. Telaffuz hataları yapabiliyor. Bu yüzden de elektronik sınavların da yaygınlaşması lazım. Sorun çok ama şu aşamada çözümler az. Engelliler olarak biraz da çuvaldızı kendimize batırmamız gerekiyor. Biz engelliler sesimizi daha fazla duyurursak, mücadele edersek çözülemeyecek hiçbir sorun yok diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
‘HİÇBİR ZAMAN ENGELLİ OLARAK GÖRMEDİK’
Asiye Maraşlı ise oğlunu okulda ders sonuna kadar beklediğini söyleyerek, “Oğlumu okula ben getirip götürüyorum. Mücadeleci bir yapısı var. Aklına, iyi yönde koyduğu her şeyi mücadele ederek yapıyor. Biz de anne ve babası olarak oğlumuza destek veriyoruz. Koray’ı, hiçbir zaman engelli olarak görmedik. Oğlum da zaten bizi o yönde ilerletti. Arkadaş ortamı da çok güzel. Bizler de anne ve babası olarak evladımızın her zaman yanında olmaya gayret gösteriyoruz. Bütün engelli bireylerin anne ve babalarından da evlatlarını eve kapatmamalarını, hayatla iç içe olmalarını sağlamalarını istiyorum” dedi.
‘HERHANGİ BİRİNDEN FARKI YOK’
Maraşlı’nın sınıf arkadaşı Ogün Sarıyıldız da “Benim için herhangi birinden farkı yok. Görme afaki bir engel değil. Önemli olan kalplerin birliğidir. Sadece ulaşım ve iletişim açısından sorunlar olabilir. Bunların da aşılacağını düşünüyorum. Gayet iyi bir arkadaşlığımız var. Kendisini de başarılı buluyorum” diye konuştu.